TAİSHOU OTOME OTOGİBANASHİ Tarih Kokulu Bir Sevgi Bahçesi

0
262

 

Herkese merhaba, bu yazımda geçtiğimiz yıl aralık ayında son bulan bir anime serisi olan Taishou Otome Otogibanashi hakkında bilgi vermek ve hem izleyici kitlesinin görüşlerinden hem de kendi görüşlerimden yola çıkarak seriyi yorumlamak istiyorum.

Sana Kirioka tarafında 2015-1017 yılları arasında yazılıp çizilen manga serisi animeleştirilme kararı ile geçtiğimiz yıl 2021’in Ekim ayında ilk bölümü izleyiciler ile buluştu. Anime karakterlerini Mayu Watanabe tarafından tasarlanan ve Hiroko Fukuda ile senaryolaştırılan SynergySP stüdyosundan çıkan 12 bölümden oluşan seri, tarihi ve romantizm kategorileri içerisinde yer almaktadır. Anime gerek çizimleriyle gerekse konusuyla izleyiciler tarafından beğenilmiştir.

Konusuna değinecek olursak zamanının zengin, güçlü ailelerinden biri olan Shima ailesinin en küçük oğlu olan Tamahiko Shima adında ki genç, geçirdiği trafik kazası sonrası bir kolunu ve annesini kaybetmiştir. Çocukluluğundan beri zenginliğin içinde büyüyen Tamahiko’nun en büyük yokluğu sevgi görememiş olmasıydı. Kaza sonrası ise babası tarafından dışlanıp, aile ismini kirletmemesi adına izole edilen Tamahiko kendisini daha derin bir umutsuzluğa bırakmıştır. Bir gün hayatına ansızın kapısına gelip kendisinin eşi olduğunu belirten Yuzuki Tachibana adında bir genç kız girer. Babasının evlilik adı altında gönderdiği genç kız, Tamahiko ile ilgilenmeye başlar. Yuzuki’nin kendiyle beraber peşinden getirdiği bahar havası Tamahiko’nun karamsar hayatına umut olmaya ve genç yaşında edinmiş olduğu ruhsal yaraları onarmaya başlar. İkilinin hem hayatları hem de kalpleri zamanla birbirine karışmaya başlar.

Evet özetten de anladığımız gibi ortada sevgisiz büyümüş, karamsar ve şimdi de sakat bir erkek karakterimiz ve yaşına rağmen olgun, neşeli, cıvıl cıvıl bir kız karakterimiz bulunmakta. Hikaye bu iki karakterin kaynaşmasını, ev ortamını ve yaşamlarında ki sıkıntıları ele almaktadır. Hikayede birçok yan karakterin hayatlarını da görmekteyiz. Bu karakerler seride sırasıyla Tamahiko’nun kız kardeşi Shima Tamako, köyün hırsızı Atsumi Ryou ve müzisyen Shiratori Kotori olarak karşımı çıkmaktadır.

Bundan sonraki yazımda spoilere yer verilmektedir. Uyarıyı dikkate alarak okumanız önemle rica olunur.

En baştan başlayacak olursak Shima ailesi halk arasında şeytani olarak tasvir edilmiş. Bunun sebebinin ailenin hem özel hayatlarında hem de iş alanında sert tutumları nedeniyle olduğunu düşünüyorum. Yani bir doktorun bile gelip “zayıf bir kıza bile bu kadar yüklenmeniz bir kes daha kanınızı gösteriyor” tarzı bir imada bulunması, ailenin itibarının ne derece de olduğunu ortaya seriyor. Daha sonra ortaya çıkan ailenin en küçük kızı, Tamahiko’nun kız kardeşi Tamako’ya karşı başta tavırları ve bu söylentilerin oluşturduğu etkiyle kötü bir ilk izlenim elde ediyoruz. Ancak kısa süre içinde görüyoruz ki aslında ailede Tamahiko’ya en yakın olan ve benzer duygular içerisinde olan kişi. Böylece ilk izlenimin etkisi kısaca izleyici üzerinden siliniyor ve gerçekten sevilen bir karakter oluyor. Açıkçası ben Tamako’nun Yuzu’dan küçük olmasına rağmen daha büyük gözükmesine şaşırmıştım. Yani aralarında fazla bir yaş farkı yok ancak yine de görseller arasında uçurum fark edilir şekilde.

Bir diğer karakter Atsumi Ryou. Belki seri içerisinde ciddi anlamda sevilmeyen yada sempatinin varlığı sayesinde ufak da olsa kabullendiğimiz bu karakter, hikayeye bir hırsız olarak giriyor. Bir gün bir Pazar alışverişi sırasında gözüne kestirdiği Shima Tamahiko ve Yuzuki Tachibana çiftini eve kadar takip eder. Tamahiko’nun odasında sessizce Tamahiko’yu bekleyen, kendimce hoş bulmadığım bir takım tavırlar sergileyen ve oradan Tamahiko’nun cüzdanı ile ayrılan Atsumi daha sahnede yer aldığı ilk andan izleyiciyi olumsuz yönde etkilemişti zaten. Tamahiko cüzdanın yokluğunu fark etiğinde önemsemez ancak içerisine koyduğu Yuzuki’nin hediyesi olan ayracını hatırlayınca Atsumi’nin peşine düşer. Evine kadar takip eder ve orada ki yaşam şartlarına istemsizce misafir olur. Atsumi bir gün boyunca ayraç karşılığı gereksiz birçok şeyi Tamahiko’ya yaptırdığı yetmezmiş gibi bir de akşam evine davetsiz misafir olarak girerek Yuzuki’ye karşı hoş olmayan ithamlarda bulunur. Tamahiko ile Yuzuki’nin arasını bozan Atsumi daha sonra gelip özür dileyerek çift ile arkadaş olur.

Öncelikle senaristin ve mangakanın bize Atsumi Ryou karşı sempati beslememiz için yaptığı şartlar şunlar; sorumsuz, içkici bir baba tarafından şiddet gören, eve yemek getirmek ve kardeşlerini doyurmak zorunda olduğu için çalan bir hırsız. Bazı izleyici yorumlarında Atsumi Ryou’nun psikolojik olarak zaten iyi olmadığını savunan ve durumuna makul bir yaklaşım sergileyen kitle olsa da, genellik bu karaktere uzun bir süre olumsuz bakmıştır. Açıkçası bende bu karakteri sevmeyen ve sevmeyecek olan kitle içerisindeyim. Çünkü sergilemiş olduğu tavırların ve yaptığı şeyin böyle bir gerekçenin arkasına saklanmasına karşıyım. Sonuçta her ne kadar zor şartlar altında yaşam sürüyor olsa da birçoğumuzun unutmaması gereken bir şey var ki o da Yuzuki’nin de borçları tarafından eğitiminden alınıp Tamahiko ile dağın başında yaşaması için gönderilmiş olmasıdır. Yuzuki’nin bu koşulları kabul etmiş olması ve yeni  hayatına adapte olup, mutlu olmaya çalışması onun yaşadığı haksızlıkları görmezden gelip unutabileceğimiz anlamına gelmez. Sanırım bu yüzden seride en çok tartışma konusu olan 6. Bölüm olmuştur.

Son olarak seriye Tamahiko’nun da okula dönmesi ile giren birbirleriyle akraba olan Shiratori Kotori ve Shiratori Hakaru olmuştur. Okula uzun bir süre sonra tekrar dönen ve bir kolu olmadığı için mahcup hisseden Tamahiko ile Shiratori Hakaru arkadaş olur. Aynı zamanda köy merkezinde de çalgı çalan Shiratori Kotori ile karşılan Yuzuki arkadaş olur. Evlerine misafir olan Shiratori Kotori, Tamahiko ve Yuzuki’nin arasında ki sevgiden etkilenir ve bir şarkısında bu duyguyu yansıtmak ister. Bu ikilinin zaman zaman keyifli sahneleri yüzlerde tebessüm bırakıyor.

Sonunda 1923 büyük Kanto depremini konu alan seri de ziyaret için Tokyo’ya giden Yuzuki ile Tamahiko birbirinden ayrılır. O dönemin gerçekçi zorluğunu ele alan anime bizlere sevdiklerinden haber alınamamanın acısını ve çaresizliğini derinden tattırmaktadır. Seri boyunca birçok farklı yaşamı ve dönemin gerçekçiliğini görmüş olduk. Gerek üzüntü gerek sevinç birçok duyguyu da beraberinde tattık. Umarım bu yazımdan keyif almışsınızdır.