[Korece Hikayeler] 나도 할수 있어 (nado halsu isso) – Ben de Yapabilirim..

Related Articles

2-3. Sayfa

“어서 먹고 쑥쑥 크거라.”
“Gelip yemeğinizi  yiyin ve güzelce büyüyün.”

어미새는 먹이를 나누에 주었습니다.
Anne kuş yemeği paylaştırdı.

…………………………………………….

4-5. Sayfa
그런데 어느 날부터 아기새들이 싸우기 시작했어요.
Ancak bir gün yavru kuşlar kavga etmeye başladılar.

“저리 비키란 말이야.”
“Defol git buradan.”

“너나 저리 가. 내 자리가 없잖아.”
“Sen defol. Benim yerim yok!

…………………………………………….

6-7. Sayfa 


어느 새 몸집이 커진 새들이 둥지를 다 채웠읍니다.

Kuşların vücutları büyüdükçe tüm yuvayı doldurdular.

“여기는 이제 불편해.

Burası artık çok rahatsız.

나도 엄마처럼 멋지게 날고 싶어.

Ben de annem gibi havalı bir şekilde uçmak istiyorum.”

첫째가 말했습니다.

İlk kuş böyle söyledi.

…………………………………………….

8-9. Sayfa


“이렇게 날갯짓 연습을 해야 날수 있겠지?”

“Böyle kanatlarımı çırparak pratik yaparsam uçabilirim değil mi?”

첫째는 열심히 날개를 움직이며

İlk kuş gayretle kanatlarını hareket ettirerek

어미새 흉내를 냈어요.

Anne kuşu taklit etti.

둘째도 첫째를 따라 연습했습니다.

İkinci kuş da ilk kuşa bakarak pratik yaptı.

“아. 배고파. 연습을 많이 했나봐.

“Ah. Acıktım. Çok fazla çalıştım sanırım.

엄마는 언제 오실까.

Annem ne zaman gelir ki.”

어미새가 먹이를 가져오길 기다렸습니다.

Anne kuşun yemek getirmesini beklediler.

…………………………………………….
10-11. Sayfa


하지만 어미새는 아무것도 가져오지 않았어요.

Ama anne kuş hiçbir şey getirmedi.

“엄마. 우리 저녁은 뭐 먹어요? 배고파요.”

“Anne. Biz akşam yemeğinde ne yiyeceğiz? Açız.”

“이제 너희가 날아가서 직접 먹이를 잡아보아라.”

“Artık siz uçup kendi yemeğinizi kendiniz yakalayacaksınız.”

아기새들은 깜짝 놀랐습니다.

Yavru kuşlar aniden şaşırdılar.

…………………………………………….
12-13. Sayfa


“이렇게 높은 떼서 어떻게 날아요? 무서워요.

Böyle yüksekten nasıl uçacağız? Korkuyorum.”

“이젠 스스로 날 수 있어야 해.

Artık kendi başınıza uçmalısınız.

엄마가 다 해줄 수 없단다.

Anneniz hep yanınızda olamaz.”

아기새들은 걱정이 됐어요. 

Yavru kuşlar endişelendiler.
…………………………………………….
14-15. Sayfa


난 할 수 없을 것 같아. 무섭단 말이야.

Ben yapamayacak gibiyim. Korkuyorum dedim ya.”

막내가 말했습니다.

En küçükleri konuştu.

“하지만 언젠간 우리도 날이야 해.

Ama bir gün biz de uçmalıyız.

그러니 연습해야지.”

 Bu yüzden pratik yapmalıyız.”

첫째와 둘째는 열심히 연습했습니다.

İlk kuş ve ikinci kuş gayretle pratik yaptılar.

…………………………………………….
16-17. Sayfa


다음 날,

Sonraki gün,

“난 너무 배가 고파. 내가 가서 물고기를 잡겠어.”

“Ben çok acıktım. Gidip balık yakalayacağım.”

첫째는 힘차게 날갯짓을 했읍니다.

İlk kuş güçlü bir şekilde kanatlarını çırptı.

한걸음. 한걸음. 첫째는 둥지위로 올라갔어요.

Adım. Adım. İlk kuş önce yuvanın üstüne çıktı.

“나 먼저 간다. 곧 따라 와야 해.”

“Ben önce gidiyorum. Mutlaka peşimden gelin.”

…………………………………………….
18-19. Sayfa


힘차게 날개를 움직여 날아갔어요.

Güçlü bir şekilde kanalarını oynattı ve uçup gitti.

“와! 날았다!”

“Woaahh! Uçuyorum!”

둘째도 첫째를 따라 날아갔습니다.

İkinci de birinci gibi uçup gitti.

…………………………………………….
20-21. Sayfa


혼자 남은 막내는 무서웠어요.

Yalnız kalan küçük kuş korktu.

“내가 할 수 있을까? 나도 저렇게 멎지게 날 수 있을까..”

“Ben yapabilir miyim? Ben de öyle havalı bir şekilde uçabilir miyim..”

다 떠나고 막내는 혼자 남았습니다.

Hepsi gitti ve küçük kuş yalnız kaldı.

“그래. 자신감을 갖자.

Peki. Kendimize güvenelim.

나도 멋지게 날아보는 거야!” 

Ben de havalı bir şekilde uçabilirim.”

…………………………………………….
22-23. Sayfa


막내도 연습을 하기 시작했답니다.

Küçük kuş da pratik yapmaya başladı.

그렇게 하루 이틀이 지난 어느 날,

Böyle geçen bir kaç gün sonra,

막내는 둥지 위로 올라갔어요.

Küçük kuş da yuvanın üstüne çıktı.

…………………………………………….
24-25. Sayfa


하나 둘 힘차게 날개를 움직이다

Bir iki defa kuvvetlice kanatlarını çırptı.

“자. 나도 할 수 있어!”

“Evet. Ben de yapabilirim!”

막내는 바람을 타며 멋지게 날아올랐습니다.

Küçük kuş rüzgara uyup havalı bir şekilde uçup gitti.

…………………………………………….
25-.26. Sayfa
…………………….BİTTİ………………………


27. Sayfa


“이렇게 높은 데서 어떻게 날아요? 무서워요.”

Böyle yüksek bir yerden nasıl uçacağız? Korkuyorum.

“이젠 스스로 날 수 있어야 해.

Artık kendi kendinize uçmalısınız.

엄마가 다 해줄 수 없단다.

Anneniz her zaman yanınızda olamaz.”

아기새들은 걱정이 됐어요.

Yavru kuşlar endişelendi.

…………………………………………….

More on this topic

Comments

Advertismentspot_img

Popular stories